izleniyoruz

Sunday, November 7, 2010

İsteyince...

"İsteyince yazıyorsun işte." dedi. Durdum düşündüm: "İsteyince" yan cümleciğinin öznesi "ben" gibi duruyordu. Bana pek benziyordu. Sanırım onun kast ettiği de bendim. Bütün bunlara rağmen o gizli öznenin ben olduğuma kendimi ikna edemedim. İsteyince yazamıyordum.

Ama ortada bir gerçek vardı. Bazı koşullar oluşuyor ve ben bunların sonunda bir şeyler yapıyordum. O durumları gözden geçirdim. Hepsinde ortak bir yan buldum, hepsinin ortak paydası "isteyince" idi.

Öğrenmede iki motivasyon biçimi var: biri ödül, diğeri ceza. Cezanın farklı biçimleri var. Her zaman somut olarak uygulanması gerekmiyor. Bir biçimde canını yakması yeterli. Cezaya maruz kalan ya o acıya ya da o aşağılanmaya bir daha maruz kalmamak için daha iyisini yapmak için öğreniyor. Ben bu gruptan olamadım hiçbir zaman. Bana "olmamış" demek, canımı öyle ya da böyle yakmak benim ancak pılımı pırtımı toplayıp olay mahalinden sessizce uzaklaşmama ve yeryüzünde öyle bir olay mahali hiç var olmamış gibi davranmama neden olacaktır. Misal emektar Zenit'im ile çektiğim fotoları gösterdiğim arkadaşım iyi niyetli olarak hiçbirinden halt olmayacağını söylediği zaman, hayır hayır fotoğrafçılık kariyerimi değil ama fotoğraf çekme hevesimi tamamen yitirdim. Bir daha bana fotoğraf çektirecek biri olur mu, sanmıyorum.

Ben, bütün övgü ve takdir kaynağını küçük bir yaşta ve tek hamlede kaybetmiş biri olarak itiraf ediyorum ki iflah olmaz bir takdir hastasıyım. Sevdiğim birinin yaptığım herhangi bir iş için göstereceği en ufak takdir ibaresi bende dünyayı kurtarabilirmişim gibi hissettiren bir deli gücünün ortaya çıkmasına vesile oluyor. Çok değil cidden, e-postada yazılan "eline sağlık, teşekkür ederim" bende bütün bu etkiyi yaratan şey. O noktadan sonra tam bir psikopat gibi bir "teşekkür", bir "eline sağlık" daha alabilmek için çabalamaya başlıyorum. Almayınca kesinlikle dünyam yıkılmıyor. Bu iyi bir haber sanırım. Bu durumun en kötü yanı sırf kendim için bir şey yapma konusundaki yeteneksizliğim. Kendinden tahrikli bir motor değilim ne yazık ki...

Uzun lafın kısası, isteyince yapıyorum, isteyince yazıyorum ama isteyen ben olmuyorum. Kahpe felek isteyensiz bırakmasın, o durumda ne yapacağımı bilmiyorum.

2 comments:

  1. "tanrı istemezse yaprak düşmezmiş.."
    müslüm gürses..
    "istersen istediğin her şeyi isteyebilirsin.."
    fevkalade olağan.

    ReplyDelete

Söyle, içinde kalmasın.